Meclis Açılış Konuşmalarından Kesitler

Konuyu Oyla:
  • Derecelendirme: 3.13/5 - 16 oy
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
Meclis Açılış Konuşmalarından Kesitler
#1

Atatürk'ün Meclisi Açış konuşmaları (Ekonomi ve köylüye İlişkin sözleri)

Ankara Milletvekili, TBMM Baş-kanı ve Cumhurbaşkanı olarak Mustafa  Kemal  Atatürk, TBMM’nin 24 Nisan 1920 tarihli 1. oturumundan 1 Kasım 1938 günlü oturumuna kadar geçen tarihi süreçte toplam 16 açış konuşması yapmış, bunlardan dördü meclisin birinci dönemine, diğer 12 konuşması Kasım 1938’e kadarki dönemleri kapsamaktadır.




1 Kasım 1938 tarihli 5. dönem 4. yasama yılı açış konuşması, hastalığı sebebiyle Başbakan Celal Bayar tarafından meclis kürsüsünden okunmuştur.

Bütün bu konuşma metinleri, TBMM zabıt ceridelerinde ve ayrıca bir kitap halinde meclis kütüphanesinde yerini almıştır.

Konuşmaların ekonomiye ilişkin bölümlerini incelemek isteyenler, Prof. Afet İnanın "Devletçilik İlkesi ve Türkiye Cumhuriyetinin Birinci Sanayi Planı 1933" isimli eseri ile Prof. Bilsay Kuruç’un "Belgelerle Türkiye İktisat Politikası" isimli iki ciltlik eserine başvurabilirler.

• 24 Nisan 1929 tarihindeki konuşmadan bir bölüm

"Efendiler,

……yine en önemli kurallardan birisi; devletin, milletin iç ve dış bağımsızlığı idi. Millet bağımsızlığından vazgeçmiyor ve vazgeçmeyecek esası kabul edilmişti. Ancak bu ana şart saklı ve saygıdeğer tutulmak üzere, ülkemizin bayındırlık durumunu, milletimizin varlığını ve genel olarak düşünce düzeyimizi göz önünde tutacak olursak, bütün dünyadaki gelişmeler ile bunu karşılaştırdığımızda kabul etmek zorundayız ki, biraz değil, çok geri durumdayız.

Bu nedenlerle, durumu değiştirmek için büyük kaynaklara, çok çeşit araca, kısacası her şeye ihtiyacımız vardır. Ulusumuzun ilerlemesi yükselmesi ve ülkenin bayındırlığı için ihtiyaç duyduğumuz her şeyi dışardan almak konusunda doğal olarak tam bir olgunlukla hareket edeceğiz, dış ilgi ve yardımı uygun göreceğiz.

Ancak, arz ettiğim gibi, bağımsızlığımızı daima korumak şartı ile…"

Not: Erzurum kongresinde 23 Temmuz - 7 Ağustos 1919’da yapılan toplantılar sonucunda çok önemli kararlar alınmış ve (Mondros ateşken antlaşması hükümleri içerisinde milliyet esaslarına uyan ve ülkeyi işgal emeli beslemeyen herhangi bir devletin yardımları olumlu karşılanacaktır) denilmiştir.

Bu konuşmadan anlıyoruz ki, o günün çok çetin koşulları içinde, işgal emeli beslemeyen dost ülkelerin yardımlarına ihtiyaç vardır ve bu ülkeler gereken yardımları yapmışlardır.

• 2. Yasama Yılı: 1 Mart 1921 tarihindeki açış konuşmasından bir bölüm

"Efendiler,

Mücadelenin önemini anlayan milletimiz bütün gücü ile büyük bir çaba göstermiş, memleketin tüm parasal ihtiyacını sağlayacak umut içeren düşünceler ortaya koymuşlardır. Ulusal işlerde ülkemizde önemli bir olay böylece çözümlenmiş, az çok denk bir bütçe hazırlanmıştır. Ülkemizde iktisadi konuların nitelik ve önemi bilinmemekle beraber, yüce meclisimiz ülkenin gelir kaynaklarına sahip olması için ilkeler koymuştur.

Ateşkes’ten sonra, yabancılar gelir kaynaklarımıza tümüyle elkoymak için girişimlerde bulundular, İstanbul’daki zorbaların sözlerine dayanarak, maden aramak için gerekli izin belgelerinin verilmesini yasakladılar. Biz memleketin tüm kaynaklarına sahip olarak ithalat ve ihracat arasındaki dengenin sağlanması ve üretimin gideceği yere kolayca ulaşması için, yolların düzeltilmesini ve ulaşıma açık tutulmasını sağlamaya çalıştık."

• 3.Yasama Yılı: 1 Mart 1922 tarihli açış konuşmasından bir bölüm

"Efendiler,

Türkiye’nin sahibi ve efendisi kimdir? (köylüler sesleri). Bunun yanıtını derhal birlikte verelim. Türkiye’nin gerçek sahibi ve efendisi, gerçek üreticisi olan köylüdür. (şiddetli ve sürekli alkışlar) o halde herkesten çok bolluk, mutluluk ve varlığa hak kazanan ve buna layık olan köylüdür. Bundan dolayı, TBMM hükümetinin ekonomik politikası, bu önemli amacın sağlanmasına yöneliktir.


Efendiler,

Diyebilirim ki, bugünkü yıkım ve yoksulluğun tek nedeni, bu gerçeği görmemiş olmamızdır. Doğrusu, yedi yüzyıldanberi dünyanın çeşitli yerlerine gönderilerek kanlarını akıttığımız, kemiklerini topraklarında bıraktığımız ve yedi yüz yıldanberi emeklerini ellerinden alıp, gereksiz yere harcadığımız ve buna karşılık sürekli onurunu kırdığımız ve hor gördüğümüz ve bunca özveri ve iyiliklerine karşın nankörlük, küstahlık ve zorbalıkla uşak durumuna indirmek istediğimiz bu ülkenin gerçek sahibi önünde, bugün büyük utanç ve saygı ile gerçek durumumuzu alalım. (şiddetli alkışlar)"

Atatürk; özel sektörün güçsüz durumuna, kapitülasyonlara, ekonomik alandaki yabancı egemenliğine ve onların haksız rekabetine de değinen konuşmasının diğer bölümünde şunları söylemiştir:

"Efendiler,

Milletimiz çiftçidir. Halkın çiftçilikte çalışmasını çağın ekonomik tedbirleri ile en yüksek düzeye çıkarmalıyız. Köylünün çalışmasının ürününü kendi yararına en yüksek düzeye çıkarmak politikamızın ana ilkesidir.

***

Özel sektör kuruluşları da serbest ticaret mücadelesine dayanabilecek bir güce gelmemişlerdir. Tanzimatın açtığı serbest ticaret dönemi Avrupa rekabetine karşı kendisini koruyamayan ekonomimizi iktisadi kapitülasyon zincirlerine bağladı. Ekonomik alanda bizden çok güçlü olanlar, ülkemizde bir de ayrıcalıklı durumda bulunuyorlardı. Gelir vergisi vermiyorlardı. Gümrükleri ellerinde tutuyorlardı…

Efendiler,

Artık, engelsiz ve bağımsız bir hayata atılan Türkiye için, ekonomik yaşamı boğ-makta olan kapitülasyonlar yoktur ve olamaz. (şiddetli alkışlar) Ekonomik yaşamımızın belirli amaçlara yönlendirilmesi ve süratle gelişmesi için alınacak önlemler içine ülkemizde, Avrupa’nın rekabeti yüzünden yok edilmiş tarımsal sanayiimizi güçlendirip, modern araçlarla donatmayı önemle göz önünde bulunduracağız. Ormanlarımızı da çağdaş yöntemlerle iyi duruma getirmek, genişletmek ve en yüksek faydayı da sağlamak önemli kurallarımızdan biridir"

• Cumhuriyetin İlanından 5 yıl sonra 1 Kasım 1928de yaptığı açış konuşmasından bir bölüm
"Efendiler,

Yeni çalışma dönemimizde gerek bu bölgede, gerek ülkenin diğer bölgelerinde toprağı olmayan çiftçilere toprak sağlamak sorunu üzerinde önemle duracağınıza inanıyorum.

***

Maliyemiz için son yıllarda özenerek inandığımız gerçek bütçe denkliğinin sonuçları ortadadır. Hazinenin bağlantıları ve ödemeleri düzenli bir ** ekle girmiştir.

*

Cumhuriyet dönemi kağıt parasının değiştirilmesi tamamlanmıştır. Cumhuriyet Merkez Bankasının bu yıl içinde açılmasını uygun görmeniz, yüksek başarılarınıza övünülecek bir katkı olacaktır."

• 1 Kasım 1931 tarihli Meclis açış

konu … masından bir bölüm

" Dünyayı kaplayan ekonomik krizin etkilerine karşı her yerde yeni vergilerle önlem aranırken, TBMM tersine bazı vergileri indirmek gibi olağanüstü cesur davranışta bulundu.

Sayın arkadaşlarım,

İçinde bulunduğumuz yılda mali ve iktisadi genel bir krize karşı ulusların çetin bir sınav geçirmekte olmaları, özel olarak dikkati çekmektedir. Bu sınavda Türk ulusu yaşamı, çalışmaları, az şeyle yetinmesi ve özverisi ile övgüye değer bir güç göstermektedir.

Gelecek yılda, uluslararası krizin sürmesi durumuna karşı hazırlıklı bulunmak görevimizdir. Mali ve iktisadi durumu yakından izleyerek önlemleri zamanında almak, en önemli görevimiz olacaktır."

• 4. Yasama Yılı : 1 Kasım 1938

Atatürk’ün, Celal Bayar aracılığı ile yaptığı son konuşmadan bazı bölümler

"Sayın arkadaşlarım,

Küçük esnafa ve küçük sanayi sahiplerine ihtiyaç duydukları kredileri sağlamak üzere Halk Bankası ve Halk Sandıkları kurulmuştur. Kredinin normal şartlar altında ucuzlatılmasının ekonomik alandaki önemli etkisi bilinmektedir. TBMM’nin kabul buyurduğu yasa ile faiz hadlerinin indirilmesini memnuniyetle karşılarım. *** Maliyemizde denk bütçe, sağlam ödeme, vergi sistemlerini mükellef yararına iyileştirme, hafişeştirme ve ulusal paranın istikrarını koruma prensipleri, tam bir bağlılık ve başarı ile izlenmekte ve uygulan¬maktadır. Halkın ve çiftçinin vergi yükünü hafişetme yolunda ötedenberi güdülen prensibin olanakların elverdiği oranda uygulanması bu yıl da sürdürülmüştür."

SONUÇ

Araştırmacıların dikkatine sunulmak amacıyla, bu yazımızda biz Atatürk’ün meclis açış konuşmalarından bazı bölümleri okuyuculara aktarmak istedik.

Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kuruluş ve gelişme aşamasında yapılan bu kapsamlı konuşmaların tamamı incelendiğinde; yokluklar ve yoksunluklar içinde kurulan bu devletin bugün hangi düzeye çıktığı ve bundan her Türk vatandaşının onur ve gurur duyması gerektiği gerçeği ortaya çıkmaktadır.

Tarihte eşi az görülen bir liderin öncülüğünde yaratılan bu eserin korunması ve uluslararası arenada en yüce yeri alması başlıca amaç olmalıdır. Zira, bu eseri yıkmak için hala iç ve dış düşmanlar amansız ve sinsi bir ittifakla çalışmaktadırlar. Üniter ve laik Türkiye Cumhuriyeti Devletini ve ulusunu bölerek parçalamak, ya da demokratik laik kimliğini değiştirmek çabaları karşısında, yakın tarihimizi ve Atatürk’ün konuşmalarını tekrar ve tekrar okumak her gencin ve her vatandaşın ev ödevi olmalı ve asla "gaşet" ve "dalalet"e düşülmemelidir!..

Kaynaklar:

TBMM Kütüphanesindeki zabıt cerideleri
Mülkiye Dergisi : Cilt XXIX
Prof. Afet ‹nan (Devletçilik ‹lkesi 1933)
- Prof. Bilsay Kuruç (Belgelerle Türkiye ‹ktisat
Politikası)

Alıntıdır.
www.tpb.org.tr
İleride halkımızın,bunca ibret verici tecrübeden sonra gerçek dindarlarla din tüccar ve aktörlerini birbirinden ayırdedeceğini ümid ederim. Yoksa hep böyle geri ve ezik kalırız (M.Kemal Atatürk)
Cevapla

Konu Araçları
Konuyu Paylaş :  
Konunun Linki :  
BBKodu :  
Konu Araçları :

Konu ile Alakalı Benzer Konular
Konular Yazar Yorumlar Okunma Son Yorum
  Atatürk'ün CHP kurultayı açılış konuşması gamze33 0 2.343 09-09-2007, Saat: 12:43
Son Yorum: gamze33
  İLK MECLİS KONUŞMASI gamze33 0 1.427 07-07-2007, Saat: 22:46
Son Yorum: gamze33

Hızlı Menü:


Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi