31-01-2009, Saat: 15:27
Durmuş Yılmaz Davos'ta Özlem Dalga'nın sorularını yanıtladı
Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz Davos'ta Özlem Dalga'nın sorularını yanıtladı. Ekonomik gelişmelerin yanı sıra dün gece yaşanan Davos gerginliğine de değinen Yılmaz, Davos'ta tarihe tanıklık ettiğini ifade etti. Başbakan uzun süredir benzer görüşleri savunuyordu diyen Yılmaz şunları söyledi: "Dün burada bir tarih yazıldı ve ben buna şahit oldum. Başbakan başından bu yana farklı bir şey söylemedi. Aynı hususları devam ettireceğini biliyordum. Ancak benim bu konularda görüş bildirmem uygun olmaz. Yani bu konuda görüş bildirmek istemiyorum. Ama dediğim gibi buradan bir tarih yazıldı ben bun tanıklık ettim"
IMF ile gelinen noktayı da değerlendiren Yılmaz, "IMF ile yaşanan pürüzlerin neler olduğun haberdar değilim. Eski bildiklerimin üzerine koyabileceğim başka bir bilgi yok." dedi. IMF ile anlaşmanın ne kadar erken olursa o kadar iyi olacağının da altını çizen Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: "Benim edindiğim intiba IMF ile bir sorunumuz olmadığı yönünde. Dünya ekonomisinin şuan içinde bulunduğu bir ortamda kendimizi biz de revize ettik. Dünyada toparlanma 2010 yılın başında olacak eğer erken olursa, yani 2009 ortalarında toparlanama olursa ne yaparız? İşte bu soruların cevabını daa aradık. Hatta başka senaryolar da yaptık. Her türlü planımızı hazırladık. Erken bir toparlanma durumunda emtia fiyatları yükseleceği için bu enflasyona da etki yapacak. Benim şahsi kanaatim tabanı biraz daha geniş bir U şeklinde büyüme sürecine geçilecek.
DÜNYADA LİKİDİTE BOLLUĞU VR
"Bizim sıfır faiz oranları ile ilgili düşüncelerimiz net. Dünyada aşırı bir güvensizlik var. Dünyada yatırımcı güveni sağlanırsa finans dünyası da canlanır. Aslında dünya likidite bollığu için de. ABD bankalarında 1 trilyon dolar likidite var. Ancak piyasalarda güven bunalımı aşılmalı. Gerek ABD gerek Avrupa bazı önlemler aldı. Bütün ülkelerin mali koşulları çok büyük fazla vermiyor. Dolayısıyla hükümetler borçlanmak zorunda. Gelişmiş ülkelerin bankacılık sektörünü canlandırması gerekiyor.
2001'DEKİ GİBİ DEĞİLİZ
2001 krizinde bizim en büyük zaafımız bankacılık sektörü ve kamu borçları idi. Şimdi hükümet bütçesi sıkı mali politikalar nedeni oldukça güçlü. Bankalarımız da aynı oranda çok güçlü. Buradaki tek sorunumuz şirketler. Bundan sonra ağrılımız bu alanda olacak. Şirketlerin borcu oldukça yüksek.
LİKİDİTE DESTEĞİ SADECE BİR ÖNLEM
Merkez Bankası geçici sıkıntısı olan bankalara destek olacak. Burada yapmak istediğimiz Merkez Bankası’nın asil görevi olan fonlama gücünü gösterme. Bankalarımız şuan elinde gerekli likidite var. Ama olur ya bir bankamız bu konuda sıkıntı yaşarsa bu plan o zaman devreye girebilir."
Zar Atmam Şansa İnanmam Ortada Bir Şans Varsa Onuda Ben Yaratırım...