Bakan Şimşek koltuğun farkında değil

Konuyu Oyla:
  • Derecelendirme: 2.9/5 - 21 oy
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
Bakan Şimşek koltuğun farkında değil
#1

Türkiye ismini ezberledi, o siyasetçi olmaktan öteye bakan olduğunu bir türlü kabullenemedi.
Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, bakanlık koltuğuna oturmasının üzerinden epey bir zaman geçti. Türkiye ismini ezberledi, o siyasetçi olmaktan öteye bakan olduğunu bir türlü kabullenemedi. Bazen basit sayılabilecek sorulara bile en son söylenebilecek sözlerle cevap verdi.
En kısa ve ilginç cevabı ise önceki gün, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Nazım Ekren başkanlığında, Ekonomi Koordinasyon Kurulu’nda geldi. Ancak bu defa konu biraz çetrefilli ama politikaya kenarından azcık bulaşmış veya teğet geçmek üzere olan bir ilçe başkanın dahi atlatabileceği basitlikte olmasına rağmen, sonuç hüsran
Toplantıda TÜSİAD yetkilileri, “IMF anlaşmasının bir an önce yapılması” konusunda fırsatı yakalamışken AK Parti Hükümeti’ni bir kez daha uyarıyor. Fakat TÜSİAD’ın asıl merak ettiği, hükümet ile IMF’nin üzerinde anlaşamadıkları konular ve pürüzlerin neler olduğu. Hükümet ise hem IMF hem de TÜSİAD’a mesafeli ve kuşkulu baktığı için kesin sonuç alıncaya kadar, pürüzleri aleni olarak dile getirmiyor.
TÜSİAD üyeleri bu toplantıda, IMF görüşmelerinde niçin şeffaf davranılmadığından hareketle Bakan Şimşek’e anlaşmayı zora sokan pürüzlerin neler olduğunu soruyor.
Peki, TÜSİAD üyelerinin bu sorusuna Bakan Şimşek’in verdiği cevabı, emin olun ilköğretime giden çocuk vermez. Mesela benim 3 sınıfa giden oğlumun daha stratejik cevap vereceğine kalıbımı basarım.
Bakan Şimşek’in verdiği cevap tek kelime; ‘Söyleyemem’ Ardından mikrofonunu kapatıyor. Yakında paylaşacağız dese, topu Başbakan Erdoğan’a atarak, ‘Zannediyorum Başbakan zamanı gelince bir açıklama yapacak’ dese ne olur. Ama demiyor, diyemiyor. Bence Bakan Şimşek, zaman kaybetmeden bu konuda, bir profesyonelden ders alsa iyi olur. Aksi halde politikada uzun soluklu olma şansını kaybeder.
Süleyman Demirel’e bir gazeteci toplantıda soruyor: Siz şunları yanlış yaptığınızı düşünüyor musunuz? Cevap; ‘Biz ne yapmışız. Yapılanları yapmışız. Yapılmayanlar yapmamışız. Yapılanlar yapmışız da yapmamışız mı demişiz.’
Amma First Class meraklısı varmış
Türk Hava Yolları ile İstanbul – Londra hattında yaptığım ‘First –Suit-Clsass’ seyahatim sonrası yıllar önce tanıştığım, adını hatırlayamadığım, tanıdığımın tanıdıkları, ahbaplarım, dostlarım ortaya çıktı. Hepsinin başka başka türlü soruları var. Ayrıca gazeteci dostlarımdan da benzer sorular ve tepkiler geldi. Daha kalburüstü kesim ise neden 3 hat dışında (Londra, Singapur ve Hong Kong) first class olmadığını hatta 3 hattın neye göre seçildiğini soruyor.
Şu an first class hizmetinin verildiği Boeing 777-300 ER model uçaklarından THY’de toplam 3 adet var. Her bir uçakta da 8 tane first class veya suit kabin bulunuyor. Dolayısıyla THY’nin first class uçuşlara başlamasının akabinde isminden sıkça bahsediliyor olması, şirket adına önemli. First Class sınıfa sahip üç adet uçak olunca, bu ürünün en fazla satılabileceği beklenilen hatlarda sefere konulması planlanmış. Zamanla yani yeni first class sınıflı uçakların filoya katılmasıyla ağ genişleyecek.
Bir başka soru; ‘THY’nin First Class bölümündeki tuvaletlerle, diğerleri aynı mı?’ Elbette değil. Ortamı, kullanılan malzemeleri daha elit ve alanı daha geniş.
‘THY’nin first classları, suit yani oda şeklindeymiş. Havada oda nasıl oluyor? Üstü de kapalı mı?’ En fazla sorulan soru bu? Singapore Hava Yolları’nın ilk Airbus 380 uçağı hakkında izlenimleri yazdığımda da benzeri soru çift kişilik yataklı bölüm için gelmişti.
Uçakta çift kişilik yatağa dönüşen Singapore suitleri de, THY’nin first classları da tam bir oda konumunda değil. Üstleri açık. Ancak kişiye özel alan söz konusu. Cam kenarlarındaki suitlerde sürgülü iki kapı var. Kapıları çektiğiniz an kendinizle ve suitinizle baş başasınız. Koridor da ise iki suit yan yana olduğundan, ikisini bölen ahşap bir bölüm var. Ancak tanıdığınızla, eşiniz, dostunuzla uçuyorsanız bu ahşap bölümü bir düğmeyle aşağı indiriyorsunuz. Aksi takdirde yine bir düğmeye basıp yükseltiyorsunuz. Ve suitiniz size ait oluyor.
Umarım meraklıların merakını gidermişimdir. Eğer yine aklınıza takılan bir şeyler varsa ve yazıyla anlatılması zor olduğunu düşünüyorsanız. Her Pazar saat 12.15’te Habertürk ekranında olan havacılık ve turizm programım Airport’u kaçırmayın diyorum.
Otoda ÖTV azalır mı, kalkar mı?
Otomotivden alınan Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) hakkında ciddi sıkıntılar söz konusu. Küresel krizle birlikte azalacağına hatta kalkacağına dair açıklamalar olmuş, beklentiler yükselmişti. Ancak devamı gelmedi. Sektör böyle bir gelişmeye odaklandı, tüketici alımlarını erteledi. Fakat ÖTV de yerinde kaldı.
Maliye Bakanı Kemal Unakıtan başlangıçta indirim yönünde adım atacak gibi oldu, ama ne olduysa vazgeçti. Şimdi Unakıtan ABD’de tedavi olacak. Allah şifa versin, ancak OTV işine hükümetten kim devam edecekse, otomotiv piyasasının durduğu bir dönemde gündemden düşürmesin. İlla ithal yerli üretim tartışması yapmanın da bir anlamı yok. Zira OTV oranları çok çok yüksek.
Türkiye’deki otomotiv fiyatlarıyla aynı donanıma sahip, aynı model araçları Avrupa veya Amerika ile kıyaslamak mümkün değil. İki katı civarında fark var. Türkiye’de bir otomotiv alan ödediği rakamın yarısını vergi olarak devlete veriyor.
Bu konuda sıkıntılar yaşayan dünya görmüş bazı okurlarım da ‘Dünyada böyle bir vergi yok. İndirim değil tamamı kaldırılmalı.’ Mealinde mesajlar gönderiyorlar. Doğru zaten KDV ödeniyor. İkinci bir vergi neden?
Peki bu kadar vergi nereye gidiyor? Nasıl değerlendiriliyor? Çamaşır makinesi mi oluyor, bulaşık mı? Yoksa torba kömür mü?
Kriz yönetmeyi başardık
Dün akşam Anadolu Üniversitesi Sivil Havacılık Yüksekokulu öğrencilerinin eğitim yaptığı B-200 eğitim uçağının iniş takımları açılmayınca ekranın başında merakla bekledim. Diğer telefonda tecrübeli bir öğretmen pilot var. Gözüm televizyonda kulağım onda. Neler yapılması gerektiğini konuşuyoruz. Uçağın yakıtı havada tur attırılarak, tüketiliyor. Piste köpük sıkılıyor. İtfaiye ve diğer güvenlik birimleri pistin başında. Çift motorlu uçağı kumanda eden pilot tecrübeli.
Daha enteresanı Rektör Prof. Dr. Fevzi Sürmeli de bu okulun eski müdürü. O da bu krizin nasıl yönetileceğini biliyor. Ve uçak gövde üzeri iniyor. İçinde bulunan 6 kişiye hiçbir şey olmuyor. İniş takımları neden açılmadı? Konusu ayrı. Zira bu uçakların manuel olarak da iniş takımlarının açılması lazım, ancak bir arıza olduğuna göre sebebi bulunur. Önemli olan krizin doğru şekilde yönetilmesidir. Bu da ancak eğitimli doğru kişilerle oluyor. Örneği ortada. Devleti de böyle yönetirsek, bizi kimse tutamaz….
Zar Atmam Şansa İnanmam Ortada Bir Şans Varsa Onuda Ben Yaratırım...
Cevapla

Konu Araçları
Konuyu Paylaş :  
Konunun Linki :  
BBKodu :  
Konu Araçları :

Konu ile Alakalı Benzer Konular
Konular Yazar Yorumlar Okunma Son Yorum
  Bakan Gönül'den kısa dönem askerlik açıklaması asi cafe 0 2.572 18-06-2009, Saat: 14:06
Son Yorum: asi cafe
  Bakan'ı kızdıran soru! gamze33 1 1.940 08-03-2009, Saat: 19:23
Son Yorum: efsane191905
  Bakan Unakıtan ABD'ye gitti asi cafe 1 1.611 11-02-2009, Saat: 21:04
Son Yorum: gamze33
  Bakan Unakıtan hastaneye kaldırıldı asi cafe 0 1.487 02-02-2009, Saat: 9:54
Son Yorum: asi cafe
  "Yargı bağımsızlığından bahsetmek mümkün değil" asi cafe 0 1.350 25-01-2009, Saat: 12:44
Son Yorum: asi cafe

Hızlı Menü:


Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi