SONER ARIKANOĞLU - Savaşa isyan var

Konuyu Oyla:
  • Derecelendirme: 2.5/5 - 18 oy
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
SONER ARIKANOĞLU - Savaşa isyan var
#1

Aktütün baskını Dağlıca gibi yaşandı ama sonucu farklı oldu. Bugüne kadar askerin tutumuna toz kondurmayan Hıncal Uluç Sabah’ta sordu: İçinde af olmayan çözümü Başbuğ açıklasın da bilelim. Sabah yazarı önceki gün ve dün çok sarsıcı sorularla Aktütün faciasındaki vurdumduymazlığı eleştirdi. En can alıcı soru şuydu: Meclis’in yetkisindeki konuda “Genel af menel af olmaz” diyen Orgeneral Başbuğ içinde af olmayan çözümü düşünüyor, biliyor demektir. O çözüm ne? Taraf yazarı Rasim Ozan Kütahyalı da bugün köşesinde sivil itaatsizlik çağrısı yapıyor: Hıncal Uluç’u okudum. Daha önce de düşünüyordum ama dün uzun uzun düşünüp karar verdim. Bu çözümsüz ve kirli savaş sürdükçe askere gitmeyeceğim. Bu devlete itaat etmeyeceğim


Sabah gazetesi yazarı Hıncal Uluç, dünkü “Çözüm umudunuz var mı?..” başlıklı yazısında PKK ile otuz yıldan beri süren savaşın bilançosunu öğrenmek istediğini söyledi. Uluç, öğrenmek istediği konuları başlıklar halinde şöyle sıraladı: “1- Bu savaş için bugüne dek harcanan para nedir? 2- Bu savaşta bugüne dek verilen zayiat nedir? Kaç şehit? Kaç gazi?.. Kaç gencimiz, kolunu, bacağını, gözünü kaybetti ve çalışamaz hale geldi? Kaç yaralımız oldu?”
Hıncal Uluç’un sorduğu soruların yanıtlarını Emniyet Genel Müdürlüğü kayıtlarından araştırdık. Emniyet’in verileri 1984 ile 2007 yıllarını kapsıyor.

21 BİN PKK’LI, 4 BİN 735 ASKER • Türkiye, PKK’nın silahlı eyleme başladığı 1984 yılındaki Eruh ve Şedinli baskınlarından bugüne kadar, çözümsüzlüğe toplam 34 bin 563 kurban verdi. 25 yılın kurbanlarının 21 bin 478’i PKK’lı, altı bin 453’ü vatandaş, dört bin 735’i asker, bin 417’si geçici köy korucusu ve 480’i polis. Başka bir deyişle Türkiye, 25 yılda teröre Tunceli’nin ve Artvin’in merkez nüfuslarından daha fazla.
Aynı dönemde çatışmalar ya da patlayan mayınlar 30 bine yakın kişiyi de yaraladı. Onların bir bölümü de sakat kaldı.

ARTVİN’DEN FAZLA • Emniyet’in verilerine göre; 1984 yılından bugüne kadar Türkiye genelinde toplam 66 bin 325 ‘terör olayı’ yaşandı. Bu eylemlerde, 21 bin 478’i PKK’lı, altı bin 453’ü vatandaş, dört bin 735’i asker, bin 417’si köy korucusu ve 480’i polis olmak üzere toplam 34 bin 563 kişi yaşamını yitirdi. Başka bir deyişle Türkiye, son 25 yılda teröre neredeyse Tunceli ya da Artvin’in merkez nüfuslarından daha fazla kurban verdi. Geçen yıl yapılan nüfus sayımı sonuçlarına göre Tunceli’nin merkez nüfusu 31 bin 147, Artvin’in merkez nüfusu ise 32 bin 827.

ÇATIŞMALAR TIRMANDI • PKK terörüyle 1984 yılında tanışan Türkiye, 1984-1988 dönemini kısmen sakin geçirdi. Bu yıllarda meydana gelen terör olaylarının sayısı 520 ila 780 arasında değişirken 1989’dan itibaren kâbus dönemi başladı.
Terör olaylarının sayısı 1989’da bin 969’a, 1990’da iki bin 742’ye, 1991’de dört bin 445’e, 1992’de beş bin 678’e, 1993’te alt bin 956’ya, 1994’te altı bin 596’ya, 1995’te dört bin 561’e, 1996’da dört bin 424’e, 1997’de iki bin 915’e, 1998’de iki bin 576’ya, 1999’da üç bin 242’ye’ye yükseldi.

ÖCALAN YAKALANINCA • PKK lideri Abdullah Öcalan’ın 15 Şubat 1999 yılında yakalanarak Türkiye’ye getirilmesinin ardından ‘eylemsizlik’ kakarıyla kısmen azalan olaylar, 2003’ten itibaren yeniden tırmanarak iki binin üzerine çıktı. 2000’de bin 757, 2001’de bin 611, 2002’de bin 380, 2003’te 2 bin 185, 2004’te 2 bin 239, 2005’te 2 bin 594, 2006’da 2 bin 243, 2007’de 2 bin 211 terör olayı meydana geldi. Bu yılın ilk dokuz ayında ise bin 450 terör olayı yaşandı.

SAKAT KALANLAR • Verilere göre çatışmalar, mayınlar ve operasyonlarda 30 bini aşkın yurttaş da yaralandı. 12 bin yurttaş, 11 bin asker, üç bin 400 polis, iki bin 100 korucu ve iki bin 100 PKK’lı kurşunla ya da bir şarapnel parçasıyla bedeninde acıyı hissetti, şarapnel vücutlarının bir parçasını kopardı.

BİR MİLYON GÖÇ MAĞDURU • İçişleri Bakanlığı Ocak 2006 itibariyle 945 köy ve 2021 mezranın ‘boşaldığını’, toplam 358.335 kişinin yer değiştirdiğini ve 1998’den bu yana, yer değiştiren bu nüfusun 137.636 kadarının geri döndüğünü iddia etse de hükümetin Hacettepe Üniversitesi Nüfus Etütleri Enstitüsü’ne yaptırdığı ve yarı-resmi nitelik taşıyan bir araştırma, 1986-2005 yılları arasında yerinden edilen insanların sayısının 953.680 - 1.201.000 arasında olduğunu ortaya koydu. İçişleri Bakanlığı verilerine göre göçün ardından köylerine dönenler, göç öden nüfusun üçte biriyken; Hacettepe’nin raporuna göre ise bu oran yüzde 11-12’dir. Yine Hacettepe Raporu’na göre, zorunlu göç mağdurlarının yarısı (yüzde 49,9) KDRP (Köye Dönüş ve Rehabilitasyon Projesi) altında verilen devlet yardımlarından ve yüzde 46,6’sı Temmuz 2004 tarihli ve 5233 sayılı Terör ve Terörden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanun’dan (Tazminat Yasası) haberdar değil. Geri dönmüş olanların yüzde 88.5’i devletten herhangi bir yardım almamış, yüzde 91.3’ü ise beklentilerinin karşılığını almamış durumdadır. Tazminat Yasası’nın yürürlüğe girdiği 27 Temmuz 2004 tarihinden Mayıs 2006’ya kadar geçen sürede tüm başvuruların (195.463) yüzde 14’ü (27.011) sonuçlanmış, İçişleri Bakanlığı’nın 2006 verilerine göre tazminat almaya hak kazanan aileler için talep edilen 113.256.430 YTL’lik ödeneğin Mayıs 2006 sonuna dek 69.606.961 YTL’si ödenmiştir.
2000-2006 yılları arasında KDRP kapsamında yapılan 57 milyon YTL’lik harcamanınsa detaylı bir dökümüne sahip değiliz.

*Bu bilgiler TESEV (Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfı) yayınlarından derlenmiştir.

10 GAP SAVAŞA GİTTİ • 25 yıldır süren savaşın mali portesiyle ilgili resmi bir veri ve rakam bulunmuyor.
Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, geçen yıl tezkere görüşmeleri sırasında ekonomik kaybın 300 milyar dolar dolayında olduğunu söyledi ve bu rakamı da gazete haberlerinden aldığını belirtti. Çiçek, şunları söyledi: “Eğer bugün GAP projesi bitirilemediyse, en büyük sorumluluk PKK’nındır. Bu projenin maliyetinin 10 mislini bu millet, bu devlet terörle mücadeleye harcamıştır. Daha birkaç gün evvel gazetelerdeki miktar 300 milyar dolardır. GAP projesinin toplam maliyetinin 32 milyar dolar olduğu dikkate alındığında, Türkiye, son yirmi üç sene içerisinde 10 tane GAP projesini bitirebilirdi. Bitince ne olurdu? O bölgede o proje kapsamı içerisinde 22 tane baraj vardı; bunun 15’i bitti, yedisi bitmedi. 19 tane santral yapılacaktı; bunun sadece dokuzu bitti, 10’u bitmedi. Bir milyon 800 bin hektar sulanacak, üç milyon 800 bin kişiye de iş ve aş imkânı bulunacaktı. GAP bitseydi, kişi başına gelirde en az yüzde 209 bir artış olacaktı. Otoyollar, karayolları, havaalanları, demiryolları, sanayi tesisleri, eğitim kurumları, ihracat merkezleri, bunların hepsi o bölgeye şimdiye çoktan gelmiş olacaktı. Dolayısıyla, o bölgenin refahı çok büyük ölçüde artacak, Türkiye’nin millî geliri de çoktan bir trilyon doları bulmuş olacaktı.”

Taraf/SONER ARIKANOĞLU/ANKARA - Istanbul - 09.10.2008
Cevapla

Konu Araçları
Konuyu Paylaş :  
Konunun Linki :  
BBKodu :  
Konu Araçları :

Hızlı Menü:


Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi